Almanya’da nükleer
santraller kapatılacak
Japonya’daki Fukuşima Nükleer Santrali’nde yaşanan felaketten sonra Almanya genelinde gerçekleştirilen nükleer karşıtı kitlesel gösteriler koalisyon hükümetine geri adım attırdı. Federal Alman hükümeti, ülkedeki tüm nükleer santralleri 2022 yılına kadar aşamalı olarak kapatma kararı aldı.
Fukuşima’nın ardından Almanya’nın hemen her kentinde yaygın ve kitlesel gösteriler gerçekleştirilirken, eylemler haftalar boyunca kitleselliğini korudu. Nükleer lobilerin çıkarlarını gözeten hükümet ise başlangıçta santrallerin kapatılması konusunda gönülsüz davranmıştı. Keza, Angela Merkel liderliğindeki koalisyon hükümeti geçtiğimiz yıl santrallerin faaliyet sürelerini 2033’e kadar uzatmıştı. Fakat eyalet seçimlerinde Merkel’in partisi oy kaybederken nükleer karşıtlığını oya dönüştüren Yeşiller’in başarısı hükümetin bu kararı almasını koşulladı.
Yani kitlelerin kararlı tutumu ve yönelimi burjuva düzen partilerine geri adım attırdı.
10 yıl içinde veda
Elektrik ihtiyacının yüzde 22’sini nükleer santrallerden karşılayan Almanya’da gelecek 10 yıl içerisinde kademeli olarak tüm nükleer santraller faaliyet dışında bırakılacak. Kararın revize edilmeyeceğini belirten Çevre Bakanı Norbert Röttgen, Fukuşima felaketinin ardından güvenlik kontrolleri amacıyla geçici olarak faaliyet dışı bırakılan 8 nükleer reaktörün tümüyle kapatılacağını bildirdi.
Almanya’da atom karşıtı yürüyüşler
Almanya’da nükleer santrallerin kapatılması talebiyle ülke genelinde örgütlenen atom karşıtı yürüyüşlere 29 Mayıs günü de birçok kentte devam edildi.
Essen
Kenedy Platz’da gerçekleşen mitinge yerli örgütlerden MLPD, Die Linke ve Yeşiller katılırken, göçmen örgütlerden yalnızca BİR-KAR katılım gösterdi. Yaklaşık 5 bin kişilik kitlenin ezici çoğunluğunu gençler oluşturdu.
Mitingde atom karşıtı çeşitli konuşmalar yapıldı. Almanya’da 13 adet atom reaktörünün bulunduğu ifade edilerek, tüm santraller kapatılana dek gösterilerin süreceği vurgulandı.
Konuşmaların ardından atom karşıtı müzik grupları dinletiler sundular.
Daha sonra ise yürüyüşe geçildi. Sloganlar ve ajitasyon konuşmaları eşliğinde süren yürüyüş sonunda, en büyük tekellerden biri olan RWE’nin merkez binası önüne gelindi. Eylem burada yapılan kısa konuşma ve gelecek eylemler için yapılan çağrıların ardından sona erdi.
Fürth
28 Mayıs günü Nürnberg yakınlarındaki Fürth kentinde 8 bin kişinin katılımıyla gerçekleşen eylem oldukça canlı ve coşkulu bir atmosferde geçti. Eylemde atom santrallerinin derhal kapatılmasını talep eden sloganlar öne çıkarıldı. Yapılan mitingde çeşitli parti temsilcileri konuşmalar yaptı.
IG Metall Sendikası’nın da katıldığı eylem, çeşitli parti ve kurum temsilcilerinin yaptıkları konuşmaların ardından sona erdi.
Hamburg
29 Mayıs günü, sendikaların ve çevre örgütlerinin yanısıra birçok devrimci ve ilerici kurumun da katılımıyla gerçekleşen yürüyüş için kitle Jungfernstieg/Ecke Ballindamm’da toplandı. En önde “Bütün atom santralleri kapatılsın” pankartının bulunduğu yürüyüşte, katılımcı kurumlar kendi pankart ve flamalarını da taşıdılar.
Yaklaşık 5 km’lik yürüyüşün ardından miting alanına gelinerek buradaki programa geçildi. Mitingin örgütleyicisi atom karşıtı kurumlar, çevre örgütleri, sendikalar ve partiler adına kürsüden birer konuşma yapıldı. Konuşmaların ardından miting sona erdi.
Yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı yürüyüşe göçmen örgütlerinden yalnızca BİR-KAR ve DIDF katılım gösterdi.
Kızıl Bayrak / Essen-Nürnberg-Hamburg
Bielefeld’de kahvaltı
BİR-KAR’ın her ay düzenli olarak gerçekleştirdiği kahvaltıların dönem olarak sonuncusu 29 Mayıs günü yapıldı. Yaklaşık 60 kişinin katıldığı kahvaltı yine sıcak ve verimli bir atmosferde gerçekleşti.
Haziran ayında yitirilen Ahmet Arif, Orhan Kemal ve Nazım Hikmet’tin ölüm yıldönümleri nedeniyle bu ayki kahvaltıda devrimci sanatçılar anıldı.
BİR-KAR tarafından yapılan konuşmada, yaz döneminde de sosyal etkinliklerin film gösterimleri, piknik gibi faaliyetlerle devam edeceği vurgulandı. Ayrıca Ontex’te hala büyük bir kararlılıkla devam eden direniş sürecinden de bahsedildi. Ardından iki BİR-KAR çalışanı sırayla söz alarak; güzel günlere, umuda, sevdaya, ekmek kavgasına dair o büyük eserlerin yazarlarına sahip çıkmaya, onlara hak ettikleri değeri vermeye çağıran bir konuşma yaptılar. Sonrasında ise Taranta Babu’ya Beşinci Mektup okundu. Çekilen halaylarla birlikte kahvaltı sona erdi.
|